AREKEOLOJİK HABER
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Giriş yap

Şifremi unuttum

Anahtar-kelime

En son konular
» ‘Denizli Adamı’ Fosili 1.2 Milyon Yaşında
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptyPerş. Mart 12, 2015 8:18 pm tarafından Admin

» Özgürlükten Tutsaklığa: Hayvan
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptyPerş. Mart 12, 2015 8:06 pm tarafından Admin

» Hayvan Sembolizmi
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptyPerş. Mart 12, 2015 8:01 pm tarafından Admin

» Anadolu'da Hayvan Evcilleştirme
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 11:05 pm tarafından Admin

» Çatalhöyük Hayvanları
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 10:59 pm tarafından Admin

» Hitit Dünyasında Hayvanlar
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 10:54 pm tarafından Admin

» İnsanlar ve Köpekler
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 10:50 pm tarafından Admin

» İstanbul'un Atları
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 10:45 pm tarafından Admin

» Bir Zamanlar Tanrıydılar
Bir Zamanlar Tanrıydılar EmptySalı Mart 10, 2015 10:41 pm tarafından Admin

Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

Takvim Takvim

En çok konu başlayanlar
Admin
Bir Zamanlar Tanrıydılar Vote_lcapBir Zamanlar Tanrıydılar Voting_barBir Zamanlar Tanrıydılar Vote_rcap 

Sosyal yer imi

Sosyal yer imi reddit      

Sosyal bookmarking sitesinde AREKEOLOJİK HABER adresi saklayın ve paylaşın

RSS akısı


Yahoo! 
MSN 
AOL 
Netvibes 
Bloglines 



Bir Zamanlar Tanrıydılar

Aşağa gitmek

Bir Zamanlar Tanrıydılar Empty Bir Zamanlar Tanrıydılar

Mesaj tarafından Admin Salı Mart 10, 2015 10:41 pm

Bir Zamanlar Tanrıydılar 1603a2c22aca3f8dfd7fd932febbb774391e1424963803

''
Genetik ve anatomik incelemeler, libyca’nın tüm evcil kedilerin atası olduğunu göstermiştir. Hatta İran ve Siyam kedilerinin çoğunun bile -ornata ile kırma olarak- atasıdır. Bizim evcil kediden anladığımız, Felis sylvestris catus’tur. ''

Kedinin yeryüzünde ilk ortaya çıktığı tarihi kesin olarak söylemek mümkün olmasa da, bu tarih binlerce yıl öncesine götürülebilir. Kedinin anayurdunun Kuzey Afrika olduğu ise, artık kabul edilen bir görüştür. Kedi kemikleri ve kafatası parçaları tarihöncesi devirlerden beri arkeolojik kazılarda ele geçmektedir. Konya yakınındaki Hacılar’da, İsrail’deki Jericho’da, Indus Vadisi’ndeki Harappa’da ve Kıbrıs’ta Khirokitia’da tarihöncesi döneme ait kedi kemikleri ve dişleri bulunmuştur. Tunç çağlarına girdiğimizde ise buluntu miktarı artmaktadır. Troia kazılarında, Erken Tunç Çağına tarihlenen kedi kalıntıları ele geçmiştir. Ancak, ilginçtir ki, evcil kedinin anayurdu olarak kabul edilen Mısır’da tarihöncesi dönemden, hatta Eski Krallık Döneminden (MÖ 2686-2118) günümüze kalan kedi kalıntısı yoktur. Evcil kedilerin eski Mısır sanatında resmedilmesi ise yaklaşık olarak MÖ 2000 yılından itibarendir. Böylece, evcil kedinin tarihini günümüzden 4 binyıl öncesine götürebiliriz.

Kedinin Anayurdu Kuzey Afrika:

Kediler (genus Felis), zoolojik olarak Felidae ailesine mensuptur. Felis sylvestris türü kediler dört cins ya da ırka ayrılır:

Felis sylvestris libyca: Kısa tüylü, Kuzey Afrika yabani kedisi,

Felis sylvestris ornata: Batı Asya yabani kedisi,

Felis sylvestris sylvestris: Uzun tüylü Avrupa yabani kedisi,

Felis sylvestris catus: Evcil kedi. MÖ 2000’den itibaren bilinmektedir.

Felis sylvestris libyca: (Libya yabani kedisi) tüm evcil kedilerin atasıdır. Baş ve gövdesinin toplam uzunluğu 75 santimetre, kuyruğu ise 30 santimetre kadardır. Bacakları diğer evcil kedilere göre daha uzundur. Günümüz libyca kedileri, antik çağdakilere göre –kırma olduklarından- biraz daha ufaktır. Rengi genetik ve çevreye uyumla ilişkili olarak değişebilmektedir.

Kedi Neden Önemli?

Genelde eski çağ toplumlarında kedinin neden önemli ve kutsal sayıldığını anlamamız için, önce, kediyi böylesine önemli yapan özellikleri bilmemiz gerekir. Kediler, salgın hastalıkları taşıyan ve tahıl ambarlarına zarar veren fare ve sıçan gibi kemirgenler ile yılanlar ve böcekler için önemli bir silahtır. Doğuştan var olan avlanma hünerleri, yavruları uğruna kendi canlarını feda etmeleri, insana göre altı kat fazla olan etkili gece görüşleri, uzun mesafelere yolculuk ettikten sonra başladıkları noktaya geri dönebilmeleri, nem ve hava basıncındaki değişiklikleri hissedebilmeleri, sarsıntıdan önce sergiledikleri davranışla depremi önceden sezmeleri önemli özellikleridir.

Mısırlılar, kedilerin karanlıkta parlayan gözlerinin güneş tanrıları Atum-Ra’yı simgelediğine inanırlardı. Atum-Ra, güneşin batmasından sonra yeraltı dünyasının karanlığında parıldamaya devam ederdi.

Biyologlar, kediler ile sahipleri arasındaki ilişkinin, yavru kediler ile anneleri arasındaki ilişkiyi andırdığını gözlemlemişlerdir. Kedi ile sahibi arasındaki fiziksel oran, yavru kedi ile annesi arasındaki oran gibidir. Kediler sahiplerini besin ve beslenme kaynağı olarak görürler. Kedilerin, sahiplerinin üzerinde otururken ön patileriyle “masaj yapma” hareketi, yavru kedilerin annelerinden süt talepleri olduğunda yaptıkları hareketin aynısıdır. Kediler ayrıca genetik olarak, insanlara primatlar dışındaki diğer hayvan ailelerinden daha yakındır. Kedilerin özellikle yaşlı insanlara terapi özellikleri vardır. Hayvan besleyenlerde kan basıncı düşüktür ve rahatlık hissi vardır. Küçük kız çocukları veya genç kadınlar, kedileri kucaklarında veya kolları arasında tuttuklarında, gelecekteki bebeklerini tutuyormuş hissine kapılabilirler; yaşlı kadınlar da geçmişteki çocuklarını anımsarlar. Bütün bu faktörler kedileri kadınlara yakınlaştırmıştır.

Erkek kediler, kendi egemenlik alanlarındaki dişi kedilerin yavrularını, eğer onların babaları olmadığından eminseler, öldürebilir ama yemezler. Bu durum daha ziyade yeni bir erkek kedinin, önceki hâkim erkek kedi ile egemenlik mücadelesinde başarılı olduğunda vakidir. Bu davranışın biyolojik nedeni orada yeni kedi ailesi yaratmaktır. Gerçekten de anne kedi yavrularını kaybettiğinde, doğurma içgüdüsü nedeniyle tekrar kızışacak ve erkek kediye yaklaşacaktır. Kuşkusuz, anne kediler yavrularının yanında olabildikleri süre içinde, onları yeni dominant erkek kediye karşı koruyabilirler. Ancak avlanma ya da yiyecek bulmak için onları yalnız bıraktıklarında, yavrularını yara bere içinde bulabilirler. Doğal seleksiyon acımasız gerçekleşir; doğanın, insanoğlunun her zaman anlayamayacağı kendi kuralları ve nedenleri vardır.

ANTİK MISIR’DA KEDİ

Mısır kedisine ilişkin bilgileri, o dönemde yapılmış kedi resimlerinden ya da kedi heykelciklerinden elde ettiğimiz gibi, özellikle Herodotos (Historia), Diodorus Siculus (Bibliotheken) ve Claudius Aelianus (De Natura Animalium) gibi eski çağ yazarlarından da elde etmekteyiz.

Antik Mısır’da kedi tasvirlerinin, Orta Krallıktan itibaren görülmesine karşın, evcil kedi tasvirleri Yeni Krallık (MÖ 1570-1070) ve Geç Dönem (MÖ 1070-332) sanatında sık görülür. Bir kedinin dinsel bir bağlamda görülmesine en erken örnek, bir dizi fildişi büyü bıçağında bulunur. Bu bıçaklar MÖ 2000 – 1500 arasına tarihlenir. Bu bıçaklar, hayvanlar ve mitolojik yaratıklarla süslenmiştir. Koruyucu işlevleri vardır, yani, onu taşıyan insanı günlük tehlikelere karşı korur. Kedinin insanlarla birlikte ilk görülmesi, Orta Mısır’daki Beni Hasan’dadır. Burada bulunan III. Baket’in mezar duvarında resmedilmiş kedinin evcil mi, yoksa ehlileştirilmiş mi olduğu açık değildir. Kedinin popülaritesinin doruk noktasına ulaşması ise Ptolemaioslar Döneminde (MÖ 332 – 30) olmuştur.

Yazan : Oğuz TEKİN
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 96
Kayıt tarihi : 26/02/15

https://arkeolojikhaber.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz